Bakan Tüfenkci, Yeni Hal Modeli İçin Paris Rungıs Pazarı'nda İncelemelerde Bulundu

Bakan Tüfenkci, yeni hal modeli için Fransa'nın Başkenti Paris'te dünyanın en büyük pazarı konumundaki Rungis Uluslararası Pazar'ını gezdi.

Bakan Tüfenkci, yeni hal modeli için Fransa’nın Başkenti Paris’te dünyanın en büyük pazarı konumundaki Rungis Uluslararası Pazar'ını gezdi.
Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci çeşitli ziyaretlerde bulunmak üzere Paris’e geldi.
Bakan Tüfenkci ve beraberindeki heyetin ilk durağı tarım ve gıda ürünleri bakamından dünyanın en büyük pazarı olar Rungis Uluslararası Pazar'ıydı.
Et, balık, süt ürünleri, sebze-meyve, kesme çiçek gibi reyonları tek tek gezen Bakan Tüfenkci’ye pazarın Uluslararası İlişkiler Müdürü Bertrand Ambroise eşlik etti.
Ambroise, Tüfenkci'ye toplamda 232 hektar üzerine kurulun olan pazar hakkında detaylı bilgi aktardı. 
Bakan Tüfenkci, ziyaretin sonunda Ambroise'a Malatya kaysısı hediye etti.

BAKAN TÜFENKCİ FRANSIZ BAKAN STEPHANE TRAVERT İLE GÖRÜŞTÜ
Bakan Tüfenkci, Pazar ziyaretinin ardından Fransa Gıda ve Tarım Bakanı Stephane Travert bir araya geldi.
Fransa Gıda ve Tarım Bakanlığı’ndaki görüşmede iki ülkenin heyetleri de yer aldı.
Görüşmede, Rungis Uluslararası Pazarına gerçekleştirilen ziyaretin son derece verimli geçtiğini ifade eden Bakan Tüfenkci, ziyaretlerin yanı sıra görüşmelerinin Türkiye ile Fransa arasındaki işbirliğini ileri seviyeye taşımak açısından faydalı olacağı kanaatinde olduğunu kaydederek, şunları söyledi:
“Türkiye ile Fransa köklü tarihi ilişkilere sahip iki ülkedir. Ticari ve ekonomik açıdan da önemli ortaklığı bulunan iki ülke olarak, ilişkilerimizin istikrarlı şekilde sürmesi ülkelerimizin refahı açısından memnuniyet vericidir. Fransa, ülkemizin ithalat ve ihracatında ön sıralarda yer almakta olup, önemli bir ticari ortaklığımız bulunmaktadır. Gelecek dönemde karşılıklı işbirliğinin geliştirerek mevcut ticaret hacmimizi daha ileri seviyeye taşıyacağımıza inanıyorum.”
Türkiye’nin Avrupa Birliği (AB) ile ilişkilerine değinen Bakan Tüfenkci, AB’nin Türkiye için en önemli ekonomik ortak konumunda olduğunu hatırlattı.
Tüfenkci, Türkiye’nin AB ile arasında tesis edilen Gümrük Birliği’nin Türkiye açısından Avrupa pazarı ile entegrasyonunda önemli rol oynadığını dile getirerek, şöyle konuştu:
“Türk Gümrük İdaresi olarak, mevzuatımız AB mevzuatı ile büyük ölçüde uyum içeresindedir.
AB mevzuatına uyumlu bir şekilde, yasal ticaretin hızlı ve etkin bir şekilde yürütülmesi için çalışmalarımızı sürdürmekteyiz. Ayrıca ülkemiz ile Fransız Gümrük İdaresi arasındaki ilişkilerin istikrarlı ve olumlu şekilde seyrettiğini de memnuniyetle ifade etmek isterim.”
Bu ziyaretin Türkiye açısından önemine dair bilgi veren Bakan Tüfenkci, "Toptancı hallerinin kurulması ve işletilmesine yönelik yeni bir model oluşturulmasını öngörmekteyiz." dedi. 
Tüfenkci, ülkede hallerde ağırlıklı olarak sebze-meyve satıldığını hatırlatarak, öngörülen toptancı hal modelinde, sebze ve meyveler ile birlikte et ve et ürünleri, süt ve süt ürünleri, su ürünleri, bal ve yumurta gibi diğer gıda maddeleri ile kesme çiçek ve süs bitkilerinin de alınıp satılmasını hedeflendiğini kaydetti.
Hallerde laboratuvar, müzayede alanı, tasnifleme, ambalajlama tesisleri ile soğuk hava depolarının olmasını planladıklarını söyleyen Tüfenkci, finansman modeli olarak ise, toptancı hallerinin meslek kuruluşları ile bu meslek kuruluşlarına bağlı oda ve borsaların, Meslek mensuplarının üyesi olduğu dernek ve federasyonların, Kooperatiflerin, üretici kooperatiflerinin ve diğer gerçek ve tüzel kişiliklerin de pay sahibi olduğu, alanında uzman kişilerce yönetilen şirketler tarafından kurulması ve toptancı hal kuruluşunun bu şirketlerce finanse edilmesini öngörmekte olduklarını bildirdi.
Bakan Tüfenkci, bu süreçte sadece toptancı hallerinin modernizasyonu yeterli olmayacağını ifade etti ve sözlerini şöyle sürdürdü:
“Zincirin tüm halkalarını sağlam şekilde tamamlamamız gerektiğinin farkındayız.
Bu itibarla, toptancı hallerinin modernizasyonu ile beraber, pazarlama kanallarının kısaltılması, ürünlerin ambalajlanması, taşınması ve depolanmasına yönelik standartların uygulamaya alınması, ürün zayiatının en aza indirilmesi ve piyasanın elektronik ortamda takibi gibi konularda çalışmalarımızı kararlılıkla sürdürmekteyiz.
İnanıyorum ki, ziyaret ve görüşmelerimiz vesilesiyle edinmiş olduğumuz bilgiler çalışmalarımız açısından sayısız faydalar sağlayacak ve yol gösterici nitelikte olacaktır.

Kurumlarımız arasındaki mevcut işbirliğinin gelecek dönemde gelişerek artacağına inanıyorum.”
Bakan Tüfenkci, Türkiye ve Fransa’nın mevcut tarım ve gıda sektörü potansiyeli kapsamında iki ülke arasında tarımsal ürün ticaretinin artırılması ve çeşitlendirilmesi, aynı zamanda yatırımların geliştirilerek işbirliği imkânlarının artırılmasının son derece önemli olduğu kanaatinde olduğunu belirtti.

Bakan Tüfenkci, hayvancılık alanında Türkiye’de sığır sperması üretim faaliyetleri bulunan merkezlere yönelik çalışmalarla, sperma ithalatı ve embriyo konusunda teknoloji transferi ve karşılıklı teknik personeli işbirliği hususlarında çalışmalar yapılabileceğini vurguladı.

LAVANTA VE YAĞLIK GÜL ÜRETİMİNDE İŞBİRLİĞİ ÖNERİSİ
Fransa’nın tıbbi ve aromatik bitkilerin üretimi ve bu ürünlerden mamul madde elde etme konusunda önemli deneyime sahip bir ülke olduğunu belirten Bakan Tüfenkci, şöyle konuştu:
“Fransa ile bu alanda işbirliği yapmak ve lavanta ile yağlık gül üretimi ve işleme konularında karşılıklı işbirliğinin arttırmak yönündeki önerimizi de iletmek isterim. Türkiye’nin AB entegrasyon sürecinde, tarımsal kooperatifçiliğin ve coğrafi işaretlemenin bir başlık olarak yer alması; Yerelde kooperatiflerin ve yerel yönetimlerin, merkezde ise ilgili Bakanlıkların strateji dokümanlarında somut hedefler konularak Fransa ile özellikle Ülkemizde mevcut olan işbirliği kanallarının oluşturulması, sürdürülebilir kalkınmaya önemli katkılar sağlayacaktır.

Ülkemizde mevcut olan tarımsal amaçlı üretici örgütleri ile Fransa’daki ilgili kuruluşlar arasında teknik işbirliği yollarının sağlanması her iki ülke ekonomisine önemli katkılar sağlayacaktır. Bu alanda işbirliğinin geliştirilebileceğini düşünüyoruz. Ziyaretim öncesi edindiğim bilgiler çerçevesinde, tarımsal çevre konularında herhangi bir ortak çalışma yürütülmemektedir.
Buradaki boşluğu doldurmak adına, suların tarımsal kaynaklı kirliliğe karşı korunması amacıyla tarım baskısı altındaki su kütlelerinin izlenmesi, Nitrat Direktifi İyi Tarım Uygulamaları Kodunun uygulanması, Nitrata hassas bölgeler için eylem planlarının hazırlanması, tarımsal çevre alanında çapraz uyum kurallarının harmonizasyonu, konularının potansiyel işbirliği yapılabilecek alanlar olarak değerlendirilmesini öneriyorum.”

Bakmadan Geçme