Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'Çorlu'dan Şırnak'a kadar linyit kömür damarımız var'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 'Çorlu'dan Şırnak'a kadar linyit kömür damarımız var. Elimizde böyle bir imkan varken neden değerlendirmeyelim' dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Çorlu’dan Şırnak’a kadar linyit kömür damarımız var. Elimizde böyle bir imkan varken neden değerlendirmeyelim” dedi.

Cumhurbaşkanlığının üçüncü yılı için düzenlenen televizyon programında konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin elinde çok büyük bir imkan olduğunu belirterek, Çorlu’dan Şırnak’a kadar olan linyit kömür rezervinin değerlendirileceğini söyledi.

“Bütün bunlar devreye girdiğinde enerji fiyatlarını düşürecek”

Türkiye’nin enerji politikasına ilişkin açıklamalarda bulunan Erdoğan, “Enerjide biz göreve geldiğimiz zaman Türkiye’nin durumu pek iyi değildi. Enerji deyince akla hep belli konular geliyor. Rüzgar enerjisi santrallerine yönelik adımlar attık. Bu konuda yatırımlar ciddi manada çoğalmaya başladı. Güneş enerjisi ile ilgili bir adım atıldı. O da büyük bir yatırımdı. Hepsinden öte elimizde büyük bir imkan var. Çorlu’dan Şırnak’a kadar linyit kömür damarımız var. Elimizde böyle bir imkan varken neden değerlendirmeyelim. Cari açık noktasında da bizi kurtaracak böyle bir adım için ithal kömürü durdurma noktasına geldik. Son dönemlerde kesinlikle ithal kömür yok. Teknoloji ilerledi, hava kirliliğini engelleyici bacalara aparatlar takılmak suretiyle engelleniyor. Hidroelektrikte iyi bir durumdayız. Barajlardan hem enerji üretiyoruz hem sulamada kullanıyoruz, hatta içme suyunda da istifade etme imkanımız var. Bir diğer adım termik santraller, rüzgar enerjisi santralleri, güneş enerjisi santralleri var. Türkiye enerjide ciddi manada aştı. Şimdi attığımız önemli bir adım var, o da nükleer enerji. Bu bize 10 bin megavatın üzerinde enerji imkanı sağlayacağız. Bütün bunlar devreye girdiğinde enerji fiyatlarını düşürecek. Vatandaşa elektrik enerjisi satışı da düşecek” ifadelerini kullandı.

“Bizim altına doğru yürümemiz lazım”

Spora ilişkin konuşan ve spor planlarını anlatan Erdoğan, “Türkiye lisanslı sporcu noktasında adeta bir devrim yaşadı. Gençleri siyasete sokmak işi bitirmiyor, istiyoruz ki birçok etkinliğin içinde gençler yerini alsın. Birçok spor branşlarında Türkiye yerini almaya başladı. Bu branşlarda artık bizim altına doğru yürümemiz lazım. Spor deyince akla sadece futbol gelmemeli. Kış sporlarında iyi bir konuma gelmemiz lazım. Tesislerini yaptık, yapıyoruz. Biz artık neticeyi alalım istiyoruz. Dünyada baskette ilk üçü zorluyoruz. Biz göreve geldiğimizde kapalı spor salonu kaç taneydi, ama şimdi bütün illerde kapalı spor salonlarımız var. Bizim bütün ilçelerde, mahallelerde, sokaklarda potaları yerleştireceğiz, mahallenin çocukları oynasınlar. Gençliği aynı zamanda kötü alışkanlıklardan da kurtarır. Şimdi suni çim sahalar mahallelerde yaygınlaşmaya başladı. Bunlar ne kadar yaygınlaşırsa gençlerimizi kötü alışkanlıklardan kurtarırız, buralara sevk ederiz. Fransa’da yapılan oyunlarda altınlar geldi, gümüş geldi. Keşke o gümüş de altın olarak gelseydi çok daha gururlanacaktık. Hepsine teşekkür ediyoruz” dedi.

“Muhataplarımızla hazırlıklı olarak görüşmelerimizi yaparız”

Yurt dışı seyahatlere nasıl hazırlandığının sorulması üzerine Erdoğan, konuşmalarını en az iki kere gözden geçirdiğini, dersine hazırlandığını belirterek, “Muhataplarımızla hazırlıklı olarak görüşmelerimizi yaparız” dedi.

Yurt dışı seyahatlerde uçakta yaşanan koşuşturmayı anlatan Erdoğan, “Ya ben onları ziyaret etmek isterim, onları ziyaret etmek istediğimi duydukları zaman onlarda edebinden ceketini çıkartmışsa ceketini giymeye çalışır, kendilerini uygun hale getirirler, o telaş biraz da ondan kaynaklanıyor” diye konuştu.

Yurt içi ve yurt dışı ziyaretlerinde halkın kendisine ilgisi ve vatandaşlarla kucaklaşmalarını anlatan Erdoğan, “Bir başka oluyor. Kucaklaşma olmadığı zaman ‘bu ne kibirli’ denir. Kibir, gurur bize ait değil ki, bize tevazu yakışır. Gurur, yücelik Allah’a aittir” şeklinde konuştu.

“Onlar bizden borç talep etti”

Türkiye ekonomik dış baskılara karşı ne kadar güçlü olduğunun cevabını veren Erdoğan, “Davos’a gidip geldiğimiz dönemleri hatırlıyorum. IMF Başkanı ile orada bir görüşme yapıyoruz. Kendisine, ‘Siz bize kredi veriyorsunuz ama bize emir verirseniz bu emri kabul etmemiz mümkün değil, Türkiye’yi başbakan olarak ben ve arkadaşlarım yönetiyoruz, bize yönetimi veremeyiz, siz paranızı alın, hesabınıza bakın, taksitlerde gecikme yok, biz zaten size bu paraları ödeyeceğiz, işimizi bitireceğiz’ dedim. Biz bu adımı attık. 23,5 milyar dolar borcu ödedik, 2013 borcu bitirdik. Ondan sonra onlar bizden borç talep etti. Ne istiyorlar dedim arkadaşlara, ‘5 milyar dolar’ dediler. Veririz dedik. Baktılar ki Türkiye bir yere doğru gidiyor, vazgeçtiler. O zaman Merkez Bankası rezervi 27.5 milyar dolardı, şu anki Merkez Bankası rezervi 109 milyar dolarlarda. Duruş çok önemli. Bu duruşun yanında yaptığınız için ne olduğunu bilirseniz, çalışmayı bilirseniz” açıklamasında bulundu.

“Benim bir de tespih koleksiyonum var”Evinde bulunan kütüphanesi ve Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde yapımı devam eden kütüphaneye ilişkin bilgi veren Erdoğan, kendisine tespih koleksiyonunu kütüphanede sergileneceğini ifade ederek, “Benim bir de tespih koleksiyonum var. Onları da yine müzemizde sergileyeceğiz. Tespih koleksiyonu olanlar var, bizdeki de fena değil. Bunların hiçbirisi ebedi aleme gitmez” ifadelerini kullandı.

Bakmadan Geçme