Katil Rektör ve Yöneticiler Hesap Verecek

Bildiğiniz üzere 20 Şubat 2015 tarihinde, Ege Üniversitesi içerisinde Ülküdaşımız, yiğit kardeşimiz Fırat Yılmaz Çakıroğlu, öğrenci görünümlü eli kanlı terörist hainler tarafından bıçaklanarak şehit edilmiştir. Kardeşimizin şehadetiyle neticelenen olaylar silsilesinde dönemin rektörü ve üniversite yöneticilerinin de son derece önemli sorumlulukları bulunmaktadır. İşte bu sebeple dönemin rektörü Candeğer Yılmaz ve diğer üniversite yöneticilerinin ceza yargılamasına tabi tutularak hak ettikleri cezalara çarptırılmaları istemiyle çeşitli başvurularda bulunmuştuk.

Kendilerinin kasıt, ihmal ve sorumluluklarına vurgu yaptığım yazılı ve sözlü açıklamalarım üzerine, utanmadan – sıkılmadan – yavuz hırsız misali ve hayasızca bu kişiler de şahsım aleyhine çeşitli suç duyurularında bulunmuşlardı. Sırtlarını yasladıkları terör örgütlerinden güç alan bu arsız onursuzlar, yaptıklarının yanına kar kalacağını zannederek hem kardeşimizin şehadetine zemin hazırlamakta, sebep olmakta hem de şehidimizin hakkını müdafaa ettiğimiz için bizlere karşı küstahça suç duyurularında bulunarak yıldıracaklarını zannetmekteydiler. Ellerinden geleni ardına koymasınlar; yalnız kendileri değil, sırtlarını yasladıkları o terör örgütlerinin tamamı üstümüze gelse ne yazar Allah’a şükürler olsun kimsenden korkumuz yok  ?

Dönemin rektörü ve yöneticilerinin işledikleri bu suçlardan yargılanabilmeleri yasal mevzuat hükümlerimiz gereği YÖK’ün iznine tabi bulunmaktadır. Bu tarihe kadar ise YÖK tarafından izin konusunda olumlu veya olumsuz herhangi bir karar verilmediği için haklarında bir yargılama başlatılamamıştır. Ancak çok şükür ki, beklediğimiz olumlu haber gelmiş, YÖK tarafından çok geç de olsa sağduyulu ve doğru bir karar verilerek dönemin Rektörü Prof. Dr. Candeğer Yılmaz, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Atilla Silkü, Genel Sekreter Prof. Dr. Mehmet Bülent Özkan, Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ersin Doger’in yargılanmalarına izin verilmiştir. Verilen karar da bugüne kadar tüm iddia ve söylemlerimizin haklılığını kanıtlar niteliktedir. Kararın bir kısmını aynen aktararak durumun vehametini Yüce Türk Milleti’nin bilgi ve takdirlerine sunuyorum. Kararın ilgili kısmında aynen:

‘‘pkk/kck, ypg-h, dhkp-c yanlısı ve sempatizanı öğrencilerin izinsiz yürüyüş, afiş – pankart asma, slogan atma, çadır kurma, imza standı açma, ders boykotu, kampüs alanı içerisindeki bina ve eklentilere örgütsel yazılar yazma tarzı eylem ve faaliyetler olduğu, yine eğitim ve öğretimi engelleyici, aksatıcı, terör örgütlerini veya üyelerini, her türlü şiddeti teşvik edici veya övücü görsel, fiziksel, sesli eylem ve aktiviteler (anma, tanıtım, stand, çadır kurma ve pankart asma vb) filleriyle ilgili disiplin soruşturmalarını 2547 sayılı kanun, kanuna dayalı olarak yayımlanan yönetmeliklere aykırı olarak ceza soruşturması ve yargılamasının gerekçe gösterilerek beklettikleri, söz konusu suç sayılır fiilleri ve faaliyetleri nedeniyle ceza verilmediği gibi, yazılı ikaz dahi yapılmayan pkk/kck, dhkp sempatizanı öğrencilerin, Üniversite yönetiminin bu tutum ve yönetim tarzından cesaret aldığı, bu cesaretle eylemlerin sıklığını ve eylemlerdeki şiddetin dozunun arttırıldığı,

Adı geçen Üniversite yetkililerinin söz konusu yasa dışı pkk/kck, ypg-h, dhkp-c örgütlerinin yanlısı ve sempatizanı öğrencilerin 2547 sayılı kanun ve yönetmelik hükümlerine aykırı yasadışı eylem ve faaliyetlerinden haberdar olduğu, buna karşılık Fırat Yılmaz Çakıroğlu’nun hayatını kaybettiği tarihe kadar disiplin mevzuatı gereği suç teşkil eden bu eylem ve faaliyetler ile ilgili disiplin soruşturmalarını gereği gibi yaptırmadıkları, yaptırdıkları disiplin soruşturmalarında ise pkk/kck sempatizanı öğrencilere ceza verilmemesi yönünde tutum, davranış ve yönetim tarzı benimsedikleri,

Fırat Yılmaz Çakıroğlu’nun yasadışı pkk/kck örgütü ve Kampüs Cadıları adlı grup tarafından hedef gösterildiği, yine derslere ve sınavlara girmesinin engellendiği, yasadışı örgüte mensup öğrenci ve öğrenci olmayan kişilerce Edebiyat Fakültesi ve Yabancı Diller Hazırlık Okulu’nun işgal edilmesi suretiyle öğrencilerin eğitim hakkının engellendiği, Fırat Yılmaz Çakıroğlu ve arkadaşları başta olmak üzere, Üniversitenin tüm öğrencilerinin eğitim hakkının engellenmesine karşılık gerekli tedbirleri almadıkları, alınmasını sağlamadıkları,

Üniversite Rektörlüğünce 01.03.2015 tarihinden sonra Merkez Kampüs giriş ve çıkışlarına turnike konulduğu, giriş-çıkışların kontrol edilmesi, kamera sayısının arttırılması, kampüs çevresinin tel örgüyle çevrilmesi gibi tedbirlerin alındığı, ancak yeterli olmadığı, söz konusu tedbirlerin Ege Üniversitesi yetkilileri tarafından Fırat Yılmaz Çakıroğlu’nun hayatını kaybetmesinden önce de alınabileceği, olayın oluş şeklinin pkk/kck, ypg-h örgütü sempatizanı ve üyeleri tarafından eğitim öğretim yılı boyunca yapılan eylem ve faaliyetler dikkate alındığında, Üniversite merkez kampüsüne giriş çıkışlarda gerekli koruma ve güvenlik tedbirlerini zamanında ve gereği alınmadığı’’ değerlendirmesi yapılmıştır.

Kardeşimizin şehit edilmesinde parmağı olan, dönemin Rektörü Prof. Dr. Candeğer Yılmaz, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Atilla Silkü, Genel Sekreter Prof. Dr. Mehmet Bülent Özkan, Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ersin Doger aleyhine ceza yargılaması başlayacaktır. Acımızı dindirmese de, adaletin tecellisi yolundaki bu önemli karar bir nebze olsun yürekleri ferahlatmıştır. Bundan sonraki aşamada ise her zaman belirttiğimiz üzere, Türk adaletine güvenerek hukuki mecrada şehidimizin hakkının müdafaası için gerekli her türlü gayreti göstermeye devam edeceğiz. İlk günden itibaren her alanda olduğu gibi, bu katillerin yargılanacakları davayı da en başından en sonuna kadar ve hak ettikleri cezayı aldıklarını görene kadar kararlılıkla sürdüreceğiz. Bu da şehidimiz Fırat Yılmaz Çakıroğlu kardeşime, tüm Ülküdaşlarıma ve Yüce Türk Milleti’ne sözümdür.

Olcay Kılavuz – Ülkü Ocakları Genel Başkanı

Bakmadan Geçme