Kütüphaneyi

Malatya'da 28 Şubat sürecinde "Arapça kitap var, Araplar bunlara kitap yardımı yapıyor" diye şikayet edilen, ardından da İnönü Üniversitesi Rektörlüğü kararıyla kapatılan "Tarih İhtisas Kütüphanesi" yıllar sonra yeniden açılacak

Tarih Bölüm Başkanı Prof. Dr. Cöhce, "Rektörümüz, kütüphanenin yeniden açılacağı mekanın düzenlenmesi talimatını verdi. Kütüphanemiz bu yıl içerisinde açılacak"

Malatya'da 28 Şubat sürecinde "Arapça kitap var, Araplar bunlara kitap yardımı yapıyor." şeklindeki şikayetin ardından rektörlük kararıyla kapatılan İnönü Üniversitesi Tarih Bölümü bünyesindeki "Tarih İhtisas Kütüphanesi" yıllar sonra yeniden açılacak.

İnönü Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölüm Başkanı Prof. Dr. Salim Cöhce, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kütüphaneyi 1992 yılında kurduklarını söyledi.

Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerindeki akademisyenlerin, İstanbul ve Ankara gibi illere gitmeden gerekli akademik çalışmaları yapabilmeleri amacıyla kütüphaneyi oluşturduklarını belirten Cöhce, şöyle devam etti:

"Akademik çalışma için Fırat'ın doğusundan, kimse Malatya'dan öteye gitmesin istedik. Öğrencilere ve akademisyenlere beşeri bilimler alanında ihtiyaç duyduğu her türlü çalışmayı yapabilecekleri ortamı sağlamak istedik. Büyük ölçüde de başardık. Öğrenci yardımları, bağışlar hatta o dönemde meşhurdu, kurban bayramlarında deri toplayarak kütüphaneyi kurduk. Bölüm hocalarından da aylık aidat aldık." 

Cöhce, Norveçli yazar Jostein Gaarder'in "Sofie'nin Dünyası" isimli kitabının da yer aldığı kütüphaneyle ilgili ilk şikayetin başka bir bölümden bir akademisyen tarafından 1998 yılında yapıldığını aktararak şunları söyledi:

"Kütüphanemizde 'Arapça eserler olduğu' yönünde şikayet üzerine 1999'da Milli Güvenlik Kurulu tarafından soruşturma açıldı. 28 Şubat sürecinde ifade verdik. O dönem YÖK de araştırma yaptı. Raportörün verdiği rapor doğrultusunda bize teşekkür edildi. Kitap sayımız o dönem üniversitenin kütüphanesinden fazlaydı. Yaklaşık 20 dilde kitap bulunuyordu."

Kütüphanenin daha sonra rektörlük kararıyla 2003'te kapatıldığına işaret eden Cöhce, şunları anlattı:

"Aslında kütüphanenin kapatılma gerekçesi yok. Kütüphanede görevli kişiyi rektörlük görevden alarak, İlahiyat Fakültesine atadı. Biz bir yıl boyunca asistan görevlendirerek, kütüphaneyi açık tuttuk. Kütüphanemiz, rektörlüğün yasal olmayan kararıyla rektörün şahsi kararıyla kapatıldı. Uzun bir mahkeme sürecinin ardından kitapların mülkiyet hakkının bana ait olduğu mahkeme kararıyla kesinleşti."

"Arapça kitap var" diye kütüphane şikayet edildi 

Emek ve zaman harcayarak kurdukları kütüphanenin kapatılmasına çok üzüldüklerini dile getiren Cöhce, şöyle konuştu:

"Düşünebiliyor musunuz, 'Arapça kitap var' diye kütüphanemiz iki defa şikayet edildi, 'Araplar bunlara kitap yardımı yapıyor' diye kütüphanemiz iki defa şikayet edildi. 1999 yılında YÖK temsilcisine verdiğim ifadede, 'Eğer Araplar böyle bir yardım yapsalar bunu kabul etmeyen namerttir' diye yazmıştım. 2001'de de Milli Güvenlik Kurulu tarafından böyle bir soruşturma daha geçirdik. Onlar da geldiğinde kütüphanemizi çok beğenmişti."

İhtisas kütüphanesini tekrar açmak için girişimlerde bulunduğunu ancak uzun süre sonuç alamadığını vurgulayan Cöhce, Prof. Dr. Ahmet Kızılay'ın rektörlük görevine gelmesiyle kütüphanenin yeniden açılması için girişimde bulunduğunu, bu konuda onay alındığını bildirdi.

Kütüphanede 35 bin kitap vardı

Kitapların kendilerine iadesinin sağlandığına işaret eden Cöhce, "Rektörümüz, kütüphanenin yeniden açılacağı mekanın düzenlenmesi talimatını verdi." dedi.

Cöhce, kütüphanenin açılışının bu yıl içerisinde yapılacağına dikkati çekerek şunları kaydetti:

"Kütüphanemize gayri kanunu bir şekilde el konulurken, bizim üniversite kütüphanesinden 3 bin daha fazla kitabımız vardı. 35 bin civarında kitabımız vardı, rektörümüzün verdiği bilgiye göre, 16 bin civarında kitap var. Arada çok büyük bir fark var, diğer kitaplar nerede? El konulan kitapların bir kısmını ben sahaflardan satın aldım. Tarih İhtisas Kütüphanesi damgası bulunan kitapların dışarıda satıldığına dair o dönemin yöneticilerine dilekçe yazarak uyardım."