Üç kuşaktır bakıra hayat veriyorlar

Erzincan'da, unutulmaya yüz tutmuş mesleklerden kalaycılığın son temsilcilerinden Latif Küçük, mesleğini öğrettiği oğluyla teknolojiye direnip hem mesleğini hayatta tutuyor hem da eski parlaklığına kavuşturdukları asırlık bakır eşyayı gün yüzüne çıkartıyor.

Baba Latif Küçük, "Bu meslek artık yok olmaya yüz tutuğu için usta yetişmiyor, mesleği yapacak kimse de kalmadı. Kullanılan bakır eşyanın kullanımının azalması sebebiyle pek fazla müşterimiz de yok. Ama baba mesleğim olduğu için üç kuşaktır sürdürmeye çalışıyoruz"

Oğul Alper Küçük, "İş yerine bazen 200 hatta 300 yıllık tarihi nitelikte bakır eşya geliyor ve bunlar çok yıpranmış oluyor. Bu tarihi nitelikli bakır eşyayı yeniden gün yüzüne çıkarıyoruz"

Erzincan'da, kalaycılığın son temsilcilerinden Latif Küçük, mesleğini öğrettiği oğluyla teknolojiye direnip hem kaybolmaya yüz tutmuş mesleğini hayatta tutuyor hem de asırlık bakır eşyaya hayat veriyor.

Kent merkezindeki Eski Sanayi Çarşısı'nda kalaycılık yapan 68 yaşındaki Latif Küçük, mesleğinin ildeki birkaç temsilcilerinden biri olmasına rağmen 60 yıldır işini severek yapıyor.

Teknolojik ürünler ve eşyanın piyasada yerini almasıyla unutulmaya yüz tutan mesleğini hayatta tutup geçimini sağlamaya gayret eden Küçük, mesleğini öğrettiği oğlu Alper Küçük (34) ile ilk günkü heyecanla sürdürüyor.

Müşterilerinin getirdiği bazıları antika ya da tarihi nitelikli bakır eşyayı tamir ettikten sonra kalaylayıp yeniden parlatan baba oğul hem kalaycılığı yaşatıyor hem de bu bakır eşyayı yeniden gün yüzüne çıkartıyor.

Latif Küçük, AA muhabirine yaptığı açıklamada, babasından öğrendiği mesleğini 8 yaşından beri severek yaptığını aktardı.

"Mesleği yapacak kimse de kalmadı"

Eskiyen bakır kapları tamir ederek, kum ve pamuk yardımıyla temizledikten sonra yüksek sıcaklıkta ısıtarak kalayladığını ifade eden Küçük, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu meslek artık yok olmaya yüz tuttuğu için usta yetişmiyor, mesleği yapacak kimse de kalmadı. Kullanılan bakır eşyanın kullanımının azalması sebebiyle pek fazla müşterimiz de yok. Ama baba mesleğim olduğu için üç kuşaktır sürdürmeye çalışıyoruz. Ben de oğlumla çalışıyorum. Öğrendiklerimi oğluma aktarıyorum. İnşallah öğrettiklerimle bu işi oğluma devredeceğim."

Oğul Alper Küçük ise çocukluğundan beri babasıyla kalaycılık yaptığını dile getirerek, "Mesleğin kendine özgü zorlukları var. Bu mesleği ailemizde üçüncü kuşak olarak devam ettirmeye çalışıyoruz. Ben de küçük yaşlardan beri babamın iş yerine gelip gitmeye başladım ve mesleği öğrendim. El sanatlarında bir şey ürettiğinizde inanılmaz zevk duyuyorsunuz." dedi.

"Tarihi nitelikli bakır eşyayı gün yüzüne çıkartıyoruz"

Tarihi niteliğe sahip çok sayıda bakır eşyaların da müşterilerce tamire getirildiğine değinen Küçük, şu ifadeleri kullandı:

"İş yerine bazen 200 hatta 300 yıllık tarihi nitelikte bakır eşya geliyor ve bunlar çok yıpranmış oluyor. Bu tarihi nitelikli bakır eşyayı yeniden gün yüzüne çıkarıyoruz. Yaptığımız iş büyük bir emek ve dikkat istiyor çünkü orijinalliğine zarar vermemek gerekiyor. İşi büyük bir hassasiyetle tamamladığımızda müşterilerimizin yüzündeki memnuniyet bizi fazlasıyla mutlu ediyor. Ben bu mesleğin son çırağıyım elimden geldiği kadar devam ettirmeye çalışacağım."

Bakmadan Geçme