Başkan Sadıkoğlu: ''Hedefimiz 1 Milyar Dolarlık İhracat''

Malatya Ticaret Sanayi Odası (MTSO) Başkanı Sayın Oguzhan Ata Sadıkoğlu İle Malatya ve Malatya Ekonomisinin Genel Durumu Hakkında Röportaj Yaptık.

Malatya Ticaret Sanayi Odası (MTSO) Başkanı Sayın Oguzhan Ata Sadıkoğlu İle Malatya ve Malatya Ekonomisinin Genel Durumu Hakkında Röportaj Yaptık. Umarım Yaptığımız Röportaj Malatya için Faydalı olur. Sayın Başkanım Oguzhan Ata Sadıkoğlu'na bizi kırmayıp zaman ayırdığı için Teşekkür ediyorum.

Malatya Ekonomisinin Genel Durumu
Selim Apohan: Sayın Başkan, 2025 yılı itibarıyla Malatya ekonomisini genel olarak nasıl değerlendiriyorsunuz?
Oğuzhan Ata Sadıkoğlu:  Zor bir 2023 yılı geçirdik. Şehrimiz depremde hem ekonomik hem de sosyal hayat açısından derin yaralar aldı. Ekonomik açıdan baktığımızda 2024 yılını toparlanma, 2025’i ise ayağa kalkma yılı olarak değerlendirebiliriz. Ancak şehrimiz ekonomisi hala 6 Şubat öncesine dönemedi. Yaklaşık 4 bin esnafımızın 21 metrekare konteynerlerde var olma mücadelesi verdiği bir şehirde ekonomik toparlanmadan bahsedemeyiz. Zira umutluyuz, ticari alanların inşası tamamlanıp teslimler başladığında şehrimiz ticareti de canlanmış olacak. Ticari canlılık, ekonomik toparlanmayı da beraberinde getirecektir.

Selim Apohan: Ticaret ve sanayi açısından Malatya’nın bölgesel rekabet gücünü yeterli buluyor musunuz?
Oğuzhan Ata Sadıkoğlu: Malatya’mızın hem ticaret hem de sanayi açısından en önemli gücü elbette kayısı. Kayısımız bizim rekabet gücümüzü arttırıyor. Yeniden ayağa kalkma mücadelesi verdiğimiz bu dönemde, kayısımıza ve sanayimize yeni bir pencere açmayı hedefliyoruz. Ülkemiz ve dünya pazarı bizi kayısı üretim merkezi olarak biliyor. Zira biz Malatya olarak sadece kayısıyla değil, güçlü sanayi ve üretim altyapımızla da adımızdan söz ettirmek istiyoruz. Bu anlamda şehrimizi ve sanayimizi gerek mevcut yatırımların gelişmesi gerekse yeni yatırımların çekilmesiyle bir cazibe merkezi konumuna taşımak istiyoruz. Hedefimiz ve çalışmalarımız bu minvalde ilerliyor.

Selim Apohan: Sizce Malatya’nın en güçlü ekonomik sektörü hangisi? Geliştirilmesi gereken alanlar neler?
Oğuzhan Ata Sadıkoğlu: Elbette kayısı. Malatya’mızın simgesi olan kayısı, artık sadece tarımsal bir ürün değil. Çok sektörlü bir ekonomi aracı. Katma değerli iş modelleri ile kayısıdan elde edilen gelirimizi artırmak ve ihracat kalitemizi yükseltmek için kayısıda ihtisaslaşmamız şart. Kayısıda standart ihracatın dışına çıkmak için yeni modeller çalışıyoruz. Kurutulmuş meyve teknolojilerinde ileri işleme, kayısı çekirdeğinden elde edilen kozmetik ürünler, doğal enerji barları, fonksiyonel gıda katkıları gibi ürünler bu yeni modelin örneklerindendir. Bu sayede, kayısının işlenme oranı artarken, üreticiler için gelir çeşitliliği sağlamayı hedefliyoruz.

Sanayi ve Üretim Gündemi
Selim Apohan: Malatya Organize Sanayi Bölgelerinde üretim faaliyetleri hangi aşamada? Yeni yatırımcılar çekmek için ne tür çalışmalar yapılıyor?
Oğuzhan Ata Sadıkoğlu: Malatya Ticaret ve Sanayi Odası olarak, 10 bin 600 üyesi ile şehrimizin en büyük sivil toplum kuruluşuyuz. Bu büyüklük omuzlarımıza yükler de bindiriyor. En önemli yükümüz, şehrimizin üretim kabiliyetini geliştirmek ve ihracat rakamlarımızı yükseltmek. Şehrimizde bulunan 2 Organize Sanayi Bölgemizde toplam 403 işletme bulunuyor. Bu fabrikalarda çeşitli üretimler yaparak dünya pazarına sunuyoruz. Ancak ihracat rakamlarımız, üzülerek belirteyim ki istediğimiz seviyede değil. Deprem öncesi 450 milyon dolar seviyesinde olan ihracatımız 2023 yılında %20 düşüşle gerçekleşti. 2024 yılında ise önceki yıla göre %9 artışla 426 milyon dolar ihracat gerçekleştirdik. Bu yıl amacımız 500 milyon doları aşmak. OSB’mizi gerek mevcut yatırımların gelişmesi, gerekse yeni yatırımların çekilmesiyle bir cazibe merkezi konumuna taşıma hedefimiz var. Büyük depremler yaşadık ve büyük yaralar aldık. Şehrimiz hızla ayağa kalkıyor. Fiziksel yeniden inşa kadar, ekonomik olarak da ayağa kalkmamız gerekiyor. OSB’mizde tekstil ve gıda gibi oturmuş sektörler zaten var. Bunların yanına; savunma sanayi, sağlık teknolojileri, yazılım, elektronik ve yenilenebilir enerji gibi sektörlerde yatırımcı çekmenin gayretindeyiz. Malatya’mızın yıllık ihracatı şu anda 450–500 milyon dolar seviyesinde. Bu rakamı 1 milyar dolara taşımayı hedefliyoruz. Kocaeli, Gaziantep, Kayseri, Konya gibi ihracat merkezleri arasında yer almak en büyük amacımız. Bunun yolu ise üretimde çeşitliliği artırmaktan, yeşil dönüşüme uyum sağlamaktan ve teknoloji odaklı yatırımları büyütmekten geçiyor. Artık yalnızca kayısıyla değil; planlı yatırımları, dayanıklı üretim altyapısı ve sürdürülebilir sanayi vizyonuyla anılan bir şehir olmayı önceliyoruz.

Selim Apohan: Sanayicilerin yaşadığı en büyük sorunlar sizce neler? Hammadde, enerji, iş gücü gibi temel girdilerdeki sorunlar çözüm bekliyor mu?
Oğuzhan Ata Sadıkoğlu: Şehrimiz istihdamının ve ihracatının hassas damarı olan OSB’mizdeki firmalarımızın artan maliyetler karşısında rekabet gücü zayıflıyor. Yeni pazarlar bulamazken mevcut pazarlarını da kaybetmeyle karşı karşıya kalan firmalar, artan hammadde ve işçilik maliyetleri sonrası ciddi bir daralma ve kayıp yaşarken üretimlerini farklı coğrafyalara kaydırmaya başladı. OSB’miz için mevcut teşvikler yeterli olmuyor, yeni teşvik paketleri hayata geçirilmeli. 2018 yılından bu yana uygulamada olan Cazibe Merkezleri Programı kapsamında 4. bölgede yer alan Malatya’mız yatırım teşvik belgesi kapsamında yapılacak yatırımlarda 6. Bölge teşviklerinden faydalanıyor. Ancak bu teşvikler 31 Aralık 2025 tarihinde sona erecek. Teşvik süresinin aylar sonra sona erecek olması hem mevcut yatırımcıyı hem de yatırım düşüncesinde olan iş insanlarımızı tedirgin ediyor. Yeni yatırım teşvik sistemi Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girdi. Asrın felaketinden en büyük yarayı alan Hatay 4. bölgeden 5. bölgeye aktarılırken, Adıyaman eskiden olduğu gibi 6. Bölgede, Kahramanmaraş 5. bölgede yer aldı. Malatya’mız ise eskiden olduğu gibi yine 4. bölgede kaldı. Malatya’mızın yeni yatırım teşvik sisteminde 6. bölgeye çıkarılmasını bekliyorduk ama olmadı. Üyelerimizin nitelikli personel bulamama, artan maliyetler, finansmana erişim gibi mücadele ettiği bir sürü sorunu var. Tüm sorunlara rağmen üreten, ürettiğini de ihraç eden üyelerimizin tedirginliklerinin sona ermesi için, 6. Bölge Teşvik Süresinin en az 3 yıl daha uzatılmasını talep ediyoruz. Bu konuda da her türlü girişimde bulunuyoruz, sürecin takipçisiyiz.                                                 

Selim Apohan: Yatırımcının Malatya’ya ilgisini artırmak için MTSO olarak yürüttüğünüz projeler var mı?
Oğuzhan Ata Sadıkoğlu: Teknoloji odaklı yeni yatırımları kovalıyoruz. Özellikle OSB’mizin teknolojik yatırımlara hazır hale gelmesi için yürüttüğümüz projeler var. Mesela; yeşil dönüşüm. Yeşil dönüşümü es geçemeyiz. Dünyamız hızla değişiyor ve bu değişimin merkezinde çevresel sürdürülebilirlik yer alıyor. Küresel ısınma, iklim değişikliği ve doğal kaynakların tükenmesi gibi konular, artık sadece çevrecilerin değil, iş dünyasının da en öncelikli gündem maddeleri arasında. Malatya sanayimiz, ihracat odaklı üretimler yapan bir sanayi. 2026 yılında tamamen uygulanmaya başlanacak olan Yeşil Mutabakat ve Sınırda Karbon Düzenlemesi, özellikle AB ülkelerine ihracat yapan firmalarımızı yakından ilgilendiriyor. O nedenle, Malatya Ticaret ve Sanayi Odası olarak bu konunun üzerine hassasiyetle eğiliyoruz. Yeşil Mutabakat Çalışma Grubumuz var, ekibimiz Ticaret Bakanlığı tarafından yayımlanan “Yeşil Mutabakat Eylem Planı” çerçevesinde firmalarımızı Yeşil Mutabakata hazırlıyor. 2026’ya kadar tüm hazırlıklarımızı tamamlarsak rakiplerimizin önüne geçebilir, dezavantaj gibi görünen bu süreci AB pazarındaki payımızı artırarak avantaja dönüştürebiliriz.

Deprem Sonrası Ticaret ve İstihdam
Selim Apohan: 6 Şubat depremlerinden sonra Malatya’nın ticari hayatı büyük ölçüde etkilendi. Bugün gelinen noktayı nasıl değerlendiriyorsunuz?
Oğuzhan Ata Sadıkoğlu: Malatya olarak 6 Şubat’ta büyük depremler yaşadık. Ciddi daralmalarla yüzleşen Malatya ekonomisi hala 6 Şubat öncesine ulaşamadı. Nitelikli göç verdik, vermeye de devam ediyoruz. Göçe bağlı olarak istihdamda ciddi sorunlar yaşıyoruz. Şehrimizdeki iki OSB’mizde deprem öncesi 42 bin olan personel sayısı şu anda 30 bine düşmüş durumda. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı verilerine göre 6 Şubat’tan önce Malatya’da 124 bin olan özel sektör çalışan sayısı depremden sonra 62 bine düşmüştü. Şu an itibariyle bu rakam 115 binlerde. Ancak, OSB başta olmak üzere şehrimizde acil beyaz ve mavi yakalı personellere ihtiyacımız var. Yeni çarşımız ve yeni yatırımlarla istihdamı canlandırdığımızda şehrimizin ticari hayatı büyük ölçüde toparlanmış olacak.

Selim Apohan: Deprem sonrası üyelerinizin yaşadığı temel sorunlar nelerdi? MTSO olarak bu sorunlara nasıl müdahil oldunuz?
Oğuzhan Ata Sadıkoğlu: Bakanlığın resmi rakamlarına göre şehrimizde 27 bin 500 iş yeri, dükkân ve ofis kullanılamaz hale geldi. Yani ya yıkıldı ya da ağır hasar aldı. Üyelerimizin temel sorunu ticari faaliyetlerini yürütecekleri mekân sorunu oldu. Konteynerlerle kısmen çözüm arayışına giren üyelerimiz olduğu gibi sağlam binalarda kiralama yapanlar da oldu. Bu süreçte üyelerimize yol gösterici olduk. Bir diğer temel sorun da finans ihtiyacı. Üyelerimizin hala finansa ihtiyacı var. Faizsiz kredi paketleri şart. Esnafımız iş daralması yaşıyor, KOBİ’lerde ise nakit akışı durmuş durumda. Deprem bölgesi olarak yaraları saracak desteklere ihtiyacımız var. 

Selim Apohan: Kalıcı iş yerleri ve ticaretin canlanması için ne tür adımlar atıldı/atılıyor?
Oğuzhan Ata Sadıkoğlu: Devletimiz kalıcı iş yerleri için TOKİ eliyle çalışmalar yürütüyor. Üyelerimiz adına biz de sabırla tamamlanmasını ve teslim edilmesini bekliyoruz. Temennimiz teslim sürecinde adil bir yaklaşım sergilenmesi ve üyelerimizin mağdur edilmemesidir.

İstihdam, Eğitim ve Meslek Yönlendirmesi
Selim Apohan: Sanayiciler, nitelikli eleman bulmakta zorlandıklarını sık sık dile getiriyor. Bu soruna nasıl çözüm üretilebilir?
Oğuzhan Ata Sadıkoğlu:Sanayicimizin en temel sorunu nitelikli personel bulamama. Sorunun temelinde mesleki eğitime yönelik düşük ilgi ve gençlerin sanayi sektörüne mesafeli duruşu bulunuyor. Bu nedenle sanayi-üniversite iş birliğini güçlendirmemiz gerekiyor. Bu sadece ticaret sanayi odaları olarak bizlerin omuzlarına yüklenmemeli. Bakanlıklar ve TOBB üzerine daha fazla eğilmeli. 

Selim Apohan: Meslek liseleriyle iş dünyasının entegrasyonu konusunda sizce neler yapılmalı?
Oğuzhan Ata Sadıkoğlu: Meslek liseleri ve üniversiteler, sektörle ortak müfredat geliştirmeli, öğrenciler uzun dönem stajlarla sahada deneyim kazanmalı. Mesleki eğitimin cazip hale getirilmesi, gençleri bu alanlara yönlendirecek burs, yüksek başlangıç maaşı ve sosyal haklarla desteklenmeli. Ayrıca yaşam boyu eğitim programlarıyla mevcut çalışanlar, dijital üretim teknolojileri ve otomasyon gibi alanlarda sürekli olarak geliştirilmeli. Yerel istihdamı artırmak için ise sanayi bölgelerinde yaşam koşulları, ulaşım ve konut imkanları iyileştirilmeli. Almanya’nın “Dual eğitim sistemi” veya Japonya’nın okul–firma iş birlikleri gibi başarılı modeller, Türkiye koşullarına uyarlanarak uygulanabilir. Nitelikli eleman sorununa kalıcı çözüm, ancak eğitim, sanayi ve yerel yönetimlerin ortak vizyonuyla mümkün olacaktır.

Selim Apohan: Gençleri Malatya’da tutmak ve istihdam sağlamak adına ne tür projeler hayata geçirilebilir?
Oğuzhan Ata Sadıkoğlu: Gençleri tutmak çok zor. Ancak bunu başarabiliriz. Zira genç beyinlere eskisinden daha çok ihtiyacımız var. Burada devreye üniversitelerimiz girmeli. İnönü ve Turgut Özal Üniversitelerimiz elini taşın altına koymalı. Genç girişimcilerimiz tespit edilmeli ve genç üreticilere yönelik teşvikleri çıkarılmalı. Mesleki eğitim içerikleri gençlerin ilgi alanları doğrultusunda güncellenmeli. Belediyelerimiz kültür, sanat ve turizm atölyelerine ağırlık vermeli. Sosyal girişimcilik, çevre ve kadın temelli gençlik projeleri ile gençlere anlamlı istihdam olanakları oluşturabiliriz. Malatya TSO olarak, gençlerimiz için atılacak her adımı destekler ve katkı sunarız.

Malatya’nın Geleceği ve Vizyon
Selim Apohan: Sizce Malatya’nın ekonomik geleceğini şekillendirecek en önemli başlık nedir? Tarım mı, sanayi mi, turizm mi?
Oğuzhan Ata Sadıkoğlu: Üçü de. Elimizde bizi dünya başkenti yapan bir tarım ürünümüz var. Ancak şehir ekonomimizi kayısı ekonomisinden çıkarmamız lazım. Çünkü kayısıda yaşadığımız bir olumsuzluk tüm şehri etkiliyor. Mesela; zira don. 12 Nisan 2025 tarihinde yaşadığımız zirai don, kayısı odaklı şehir ekonomimizi dumura uğrattı. Şehir ekonomisinin büyük oranda kayısıya dayalı olduğu düşünüldüğünde, bu durum yalnızca tarım sektörünü değil ihracat, gıda sanayii, zirai ilaç, ekipman, ambalaj ve lojistik gibi birçok alt sektörü de zincirleme biçimde etkilemiştir. Deprem sonrası toparlanma sürecinde ciddi sınavlardan geçen şehrimizde, özellikle orta gelir grubu ekonomisini ve yaşamını doğrudan etkileyen, istihdam ve ihracata en büyük katkıyı sunan kayısı üretimindeki kayıp, mevcut olumsuz tabloyu daha da derinleştirmiştir. Bu nedenle Malatya’yı yalnızca kayısıyla değil, teknoloji odaklı sanayisiyle ve UNESCO Dünya Miras Listesi'ne giren Arslantepe Höyüğümüzü önümüze alarak turizmiyle dünyaya açmalıyız.

Selim Apohan: Son olarak, Malatya iş dünyasına, yatırımcılara ve genç girişimcilere nasıl bir mesaj vermek istersiniz?
Oğuzhan Ata Sadıkoğlu: Malatya Ticaret ve Sanayi Odası olarak sadece iş dünyasının meseleleriyle değil, toplumun her kesimini ilgilendiren sorunlarla da ilgileniyoruz. Biliyoruz ki güçlü bir ekonomi, ancak güçlü bir toplumla mümkündür. Ekonominin ve toplumun temeli olan iş dünyamıza ve gençlerimize ana mesajım; bu şehir için birlikte çalışmak olacaktır. Bu şehir için bir taş koymak isteyen herkesin yanındayız ve destekçisiyiz. Ayrıştırmadan, ortak akılla her sorunun üstesinden gelecek yeteneğimiz ve gücümüz var çok şükür. Göreve geldiğimiz 2018 yılında ilk mesajımız şu olmuştu; Malatya’mızı ekonomisiyle büyüyen şehir yapmayı hedefliyoruz. Bu hedefimiz doğrultusunda çalışıyoruz, çalışmaya da devam edeceğiz.

Bakmadan Geçme

Malatya Çağdaş Haber - Bizi Sosyal Medyada Takip Edin!
WhatsApp İhbar Hattı
0 532 155 92 03
ÇEKİN, GÖNDERİN, YAYINLAYALIM!