Selim APOHAN

Malatya Futbolu Üç Koldan: Mirasla Yüzleşmek, Düşüşü Anlamak, Geleceği Kurmak

Selim APOHAN

Futbol, Anadolu’da sadece bir oyun değil; aidiyetin, mücadele ruhunun ve toplumsal belleğin bir yansımasıdır. Malatya gibi futbolun sokakta başladığı, tribünlerde büyüdüğü ve tüm şehri sarıp sarmaladığı kentlerde bu gerçek çok daha güçlü yaşanır.
Bugün Malatya futboluna baktığımızda üç ana aktör öne çıkıyor: Malatyaspor, Yeni Malatyaspor ve Malatya Yeşilyurtspor. Her biri Malatya'nın farklı dönemlerine, sosyolojisine ve ruh haline ayna tutuyor. Gelin, Malatya futbolunun bu üç kulübünü daha yakından ve derinlemesine değerlendirelim.

Malatyaspor: Anılarda Yaşayan Asil Mirasyedi
Malatyaspor, 1980’li ve 90’lı yıllarda Türk futbolunun Anadolu’dan çıkan en güçlü seslerinden biriydi. Sarı-kırmızılı renkleriyle, rakip tanımayan kadrosuyla, UEFA Kupası biletiyle adını sadece Türkiye’ye değil, Avrupa’ya da yazdırmıştı. Ancak bu başarı hikâyesi, ne yazık ki doğru yönetimle desteklenmedi.
1990’ların sonlarına doğru başlayan mali kriz, 2000’li yıllarda yanlış transfer politikaları, iç çekişmeler ve siyasetin spor üzerindeki yıkıcı etkisiyle kulübü bir çöküşe sürükledi. Bugün Malatyaspor amatör kümelerde mücadele veriyor. Ama hâlâ birçok futbolsever için "asıl Malatyaspor" odur. Bu duygusal bağ, kulübün futbol tarihindeki yerini unutturmaz.
Malatyaspor aslında sadece bir kulüp değil; Malatya'nın gençliğinden bir parça, hafızasında yer etmiş bir gurur tablosudur. Ancak bu mirası yeniden canlandırmak için duygular kadar akla, doğru yapılanmaya, vizyona ve şeffaf yönetime ihtiyaç var.

Yeni Malatyaspor: Parlak Başlangıcın Gölgelenen Sonu
2010’lu yıllarda Malatyaspor’un boşluğunu doldurmak üzere doğan Yeni Malatyaspor, kısa sürede önemli başarılar elde etti. Süper Lig'e yükselmesi, tribünleri yeniden heyecanlandırdı. Yeni stadyum, sponsorluk gelirleri, Avrupa kupası biletinin kapısına kadar dayanılan o muhteşem dönem…
Ancak bu yükseliş, tıpkı Malatyaspor’da olduğu gibi kalıcı bir vizyona dayanmıyordu.
Kulübün başarısını sağlayan omurga zamanla dağıldı. Futbol aklı yerine kendi aklını gözeten tercihler ön plana çıktı. Yönetim değişiklikleri, ekonomik darboğazlar, teknik kadro istikrarsızlığı ve son olarak pandemi depremin yarattığı krizler, kulübü hızla alt liglere savurdu.
Yeni Malatyaspor bugün, 2. Lig seviyesinde gelecek arayan bir takım konumunda. Ancak geçmişteki Süper Lig deneyimi ve Malatya halkının hâlâ canlı desteği, bu kulübün yeniden ayağa kalkması için güçlü bir temel olabilir.
Yeter ki hatalardan ders çıkarılsın, kişilere değil vizyona dayalı bir yönetim anlayışı benimsensin.

Malatya Yeşilyurtspor: Altyapıdan Zirveye Sessiz Bir Devrim
Şehrin batısından doğan bu sessiz ama kararlı hikâye, belki de Malatya futbolunun geleceğini temsil ediyor. Malatya Yeşilyurtspor, amatör liglerden 3. Lig’e, şampiyonluğa uzanan bir başarı öyküsü yazdı.
Mütevazı bütçesi, altyapıya dayalı oyuncu politikası ve istikrarlı teknik kadrosuyla dikkat çeken kulüp, özellikle 2024-2025 sezonunda Osman Fırat’ın liderliğinde camiasını gururlandırdı.
Yeşilyurtspor’un en büyük avantajı, "şişirilmiş" hedefler yerine gerçekçi adımlarla ilerlemesi. Kurumsallaşma yolunda atılan adımlar, tesisleşmeye yönelik girişimler ve yerli oyunculara verilen değer, bu kulübün Malatya'nın futbol geleceği açısından neden önemli olduğunu ortaya koyuyor.
Ancak bu kulüp için de tehlikeler yok değil. Başarı geldikçe oluşan beklenti baskısı, dış müdahaleler ve sponsor ilgisinin beraberinde getireceği ticari odaklılık, dikkatle yönetilmesi gereken başlıklar.

Bir Şehir, Üç Takım: Ayrı Yollar, Ortak Kader
Malatyaspor, miras…
Yeni Malatyaspor, düşen ama deneyimli bir aktör…
Yeşilyurtspor, yükselen ve umut vaat eden bir yapı…
Üç kulüp de aynı şehirde, aynı taraftarın farklı dönemlerde gönlünü kazanmış ekipler. Ancak Malatya futbolunun gerçek bir diriliş yaşaması için bu üç kulübün birbirini rakip değil, tamamlayıcı olarak görmesi gerekiyor.
Malatyaspor’un geçmişi, Yeşilyurt’un geleceği, Yeni Malatyaspor’un profesyonel altyapısı; birleşirse ortaya sürdürülebilir bir futbol modeli çıkabilir. Bu, romantik bir birleşme değil, akılcı bir kaynak birliği olabilir. Aynı stadyum, aynı tesisler, ortak altyapı projeleri neden mümkün olmasın?

Tribün Boşsa Şehir Suskundur
Futbol sadece bir oyundan ibaret değil. Malatya gibi şehirlerde futbol, aidiyetin somutlaştığı, insanların umut bağladığı bir sosyolojik olgudur. Tribünler boşsa, şehir sessizdir. Takımlar mücadele etmiyorsa, gençler sokaktan uzaklaşır.
Malatya’nın futbola olan sevgisi hâlâ dipdiri. Geriye kalan, bu sevgiyi doğru yönlendirmek, geçmişle barışıp, bugünü onarıp, geleceği birlikte inşa etmektir.

Belki o zaman Malatyaspor, Yeni Malatyaspor ve Yeşilyurtspor, bu şehri yalnızca lig tablolarında değil, kalplerde de zirveye taşıyabilir.

Yazarın Diğer Yazıları